1924 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün isteğiyle Aksaray’da kurulan Azmi Milli Un Fabrikası, Bilim ve Sanayi Müzesi olarak Türkiye turizminin parlayan yıldızı. Müze, Türkiye’nin çalışır halde olan ve kendi enerjisini üreten tek tarihi fabrikası özelliğine sahip.
1920’li yıllarda TBMM’de Mustafa Kemal Atatürk bir konuşma yapıyor; Konuşmasında ordunun savaştan çıktığını, ülkenin una ihtiyacı olduğunu anlatıyor. Dönemin milletvekili Aksaraylı Vehbi Çorakçı’da kurulacak bir un fabrikasının orduya ve millete faydalı olacağından bahsediyor. Bunun üzerine Atatürk, ‘Sizin bir isteğiniz var mı’ diye Vehbi Bey’e soruyor. Vehbi Bey’de Paşam diyor, ‘Şehrimiz Aksaray’ın vilayet olmasını ve bir un fabrikası kurulmasını istiyoruz’, diyor. Atatürk talimat vererek Aksaray’ın vilayet olması ve Aksaray’a bir un fabrikası kurulmasını istiyor. Vehbi Bey öncülüğünde Aksaray’da 250 bin liralık bir sermaye ile bir şirket kuruluyor, ismine milletin azmi anlamına gelen “Azmi Milli” veriliyor.
Fabrikanın bir özelliği de kendi enerjisini üreten ilk fabrika özelliğine sahip olması. Mamasun Barajı’nda kurulan elektrik santrali ile elektriğini kendi üretiyor, fazla enerji Aksaray’ın aydınlatılmasında kullanılıyor.
Azmi Milli Un Fabrikası, uzun süre ülkenin ve ordunun un ihtiyacını karşılıyor. Daha sonra ilaveler yapılıyor, yanlarına fabrikalar yapılıyor ve soğutma üniteleri oluşturuluyor. 1996’ya kadar üretimini sürdürerek yaşayan en önemli sanayi tesislerimizden birisi olarak tarihe geçiyor. Fabrika 2000’li yıllarda Özelleştirme idaresi kapsamında Aksaray Belediyesi’ne devredildi.
Türkiye’de müze haline dönüştürülen Eskişehir, Bursa, İstanbul’da birçok fabrika olmasına karşılık “Azmi Milli Bilim ve Sanayi Müzesi”nin en büyük özelliği çalışır vaziyette olması.
Tarihi Kentler Birliği, Azmi Milli Sanayi ve Bilim Müzesi Projesi’ne ‘Süreklilik Ödülü’ vererek, bu başarıyı taktir etti. Türkiye ve Aksaray’ın sanayileşmesinde önemli bir yere sahip Azmi Milli Un Fabrikası bugün kültür ve sanatına, özellikle sanayi tarihini sergilemektedir.